Kadeks-40 500 Ml(setli)
ÖNEMLİ UYARI:
Doktor tavsiyesi olmadan ilaç kullanımı sağlığınıza ciddi zararlar verebilir!
Sitemizde yayınladığımız ilaç bilgileri ile doktora danışmadan kesinlikle ilaç kullanmayınız!
Aksi halde doğabilecek sağlık sorunlarından sitemiz sorumlu tutulamaz.
Doktor tavsiyesi olmadan ilaç kullanımı sağlığınıza ciddi zararlar verebilir!
Sitemizde yayınladığımız ilaç bilgileri ile doktora danışmadan kesinlikle ilaç kullanmayınız!
Aksi halde doğabilecek sağlık sorunlarından sitemiz sorumlu tutulamaz.
Üretici Firma Eczacıbaşı-Baxter Hastane Ürünleri San. ve Tic. A.Ş.
Etken Madde:
Kategori: Diğer/Steril apirojen
Fiyat 0 TL
Barkod No 8699556690524
Formülü:
Kadeks 40 (% 5 Dekstroz, % 0.45 Sodyum Klorür ve % 0.30 Potasyum Klorür Solüsyonu), intravenöz uygulanıma yönelik içinde bakteriyostatik maddeler bulunmayan, steril, stabil ve apirojen bir çözeltidir.Her 100 ml'lik Solüsyonda,
Dekstroz Hidroz 5.00 g
Sodyum Klorür 0.45 g
Potasyum Klorür 0.30 g
Enjeksiyonluk su q.s.
Elektrolit Yoğunlukları (Litrede miliekivalan, mEq/litre):
Sodyum : 77
Potasyum : 40
Klorür : 117
Osmolarite : 485 mOsm/litre
Litrede Kalori : 170
Farmakolojik özellikleri:
Endikasyonları:
Bu solüsyon organizmaya su, temel ekstraselüler ve intraselüler elektrolitler ve az miktarda kalori sağlamak amacıyla kullanılır.Bileşimde bulunan dekstroz, litrede 170 kalori sağlar, vücutta hızla metabolize edilerek suyun hidrasyon amacıyla kullanılmasını sağlar.
Bileşimdeki elektrolitler, sodyum, klorür ve potasyum gereksinimi olan hastalara uygun bir tedavi olanağı sağlarlar.
Aşırı terleme, fazla su alımı, elektrolitsiz sıvıların aşırı uygulanımı, gastro-intestinal aspirasyon ve böbrek üstü bezi yetmezliği durumlarında hiponatremi (serumdaki sodyum miktarının litrede 135 miliekivalandan aşağı olması) görülür.
Diyare, fazla terleme ya da endokrin bozukluklarında, aşırı sodyum kaybı ile birlikte hipokloremi (serumdaki klorür miktarının litrede 100 miliekivalanın altında olması) görülür. Kusma durumlarında sodyumdan daha fazla klorür kaybı olur ve hipokloremik alkalozla sonuçlanır.
Normal koşullarda, intraselüler metabolik etkinlikler, böbrekler ve homeostatik mekanizmalar, potasyumun yüksek intraselüler ve düşük ekstraselüler düzeyde kalmasını sağlar. Hastalık durumlarında hücre içindeki potasyum hücre dışı mesafesine sızarak böbreklerle dışarı atılır. Potasyumsuz intravenöz sıvıların uzun süreli kullanımında, şiddetli kusmalarda, diyarelerde, fistül drenajında, kronik yıpratıcı hastalıklarda, uzun süreli kortizon tedavilerinde, diüretik tedavisinde, diyabet asidozunda, primer hiperaldosteronizm'de ve metabolik asidozda hipopotasemi (serumdaki potasyum miktarının litrede 3.5 miliekivalandan aşağı olması) görülebilir. Klinik durumlarda, potasyum eksikliği, potasyum fazlalığından daha sık görülür. İntraselüler potasyum kaybı ihtimalinin bulunduğu durumlarda koruyucu ya da tedavi edici potasyum tedavisine başlanmalıdır.
Bu eksikliği karşılamak amacıyla, günümüz parenteral sıvı tedavilerinde potasyum içeren solüsyonlar yer almaktadır. Yetişkinlere günde 40-50 miliekivalan potasyum yeterlidir. Eksiklik durumlarında günde 70-80 miliekivalan (ya da daha fazla) potasyum verilmesi gerekir.
Kontrendikasyonları:
Organizmaya sodyum, klorür ve potasyum verilmesinin klinik yönden sakıncalı olabileceği durumlarda kullanılmamalıdır.Hiperpotasemi, kalp bloku, miyokart hasarı, kalp, böbrek ya da karaciğer yetmezliğine bağlı ödemler ve asit-baz dengesizliği bu durumlar arasında sayılabilir.Uyarılar/Önlemler:
İntravenöz solüsyonların aşırı uygulanımı, sıvı ve solüt yüklenmesi sonucu, serum elektrolitlerinin seyrelmesine, aşırı hidrasyona, akciğer konjestiyonu ve ödemine yol açabilir. Solüt yüklenmesinin akciğer ödemine ya da periferik ödeme yol açma ihtimali solüsyonların elektrolit içeriğine bağlıdır.Sodyum iyonu içeren solüsyonlar konjestif kalp yetmezliğinde, ağır böbrek yetmezliğinde ve vücutta sodyum tutulması ve ödemle birlikte seyreden klinik durumlarda büyük bir dikkatle uygulanmalı ya da hiç kullanılmamalıdır.
Potasyum iyonu içeren solüsyonlar, hiperpotasemi, ağır böbrek yetmezliği ve vücutta potasyum tutulmasıyla birlikte seyreden durumlarda büyük bir dikkatle uygulanmalı ya da hiç kullanılmamalıdır. Böbrek fonksiyonları azalmış hastalarda, sodyum ve potasyumlu solüsyonların verilişi, vücutta sodyum ve potasyum tutulmasına yol açabilir.
Uzun süreli parenteral sıvı tedavilerinde gerekli görüldüğü zamanlarda yapılacak klinik ve laboratuvar değerlendirmeleriyle hastanın sıvı, elektrolit ve asit-baz dengesi değerlendirilmeli, gerektiğinde tedaviye ilave elektrolitler ya da elektrolitsiz dekstroz solüsyonları katılmalıdır.
Uzun süreli nazogastrik aspirasyon, kusma, diyare ya da gastro-intestinal fistül drenajı durumlarında tedaviyi ilave elektrolitlerle desteklemek gerekebilir. Kortikosteroid ya da kortikotropin tedavisi gören hastalarda veya vücutta tuz tutulmasıyla birlikte seyreden hastalıklarda, sodyum içeren solüsyonlar kullanırken dikkatli olmalıdır.
Böbrek ya da kalp yetmezliğinde, özellikle ameliyat sonrası döneminde bulunanlarda ve yaşlılarda sodyum veya potasyum verilirken dikkatli olmalıdır.
Özellikle dijital tedavisi gören hastalarda, yakın hekim gözetimi, sık elektrokardiyografik denetimler ve serumda potasyum tayinleri, parenteral potasyum tedavilerinde yol gösterici olmalıdır. Potasyum içeren solüsyonlar kalp hastalarında ve özellikle böbrek hastalarında dikkatli kullanılmalıdır.
Yan etkiler/Advers etkiler:
Solüsyona ya da uygulama tekniğine bağlı olarak uygulama sırasında ateş reaksiyonları, enjeksiyon bölgesinde enfeksiyon, venöz tromboz, flebit, damar dışına sızma ve hipervolemi görülebilir.Belirtiler, solüsyondaki iyonların birine ya da birkaçına ait eksiklik veya fazlalıktan ileri gelebilir. Kan elektrolitleri sık kontrol edilmelidir.
Hipernatremi durumlarında su tutulması ve ekstraselüler sıvı hacminin genişlemesine bağlı olarak ödem görülebilir, konjestif kalp yetmezliği ağırlaşabilir.
Potasyumlu solüsyonların uygulanımı sırasında bulantı, kusma, karın ağrısı ve diyare gibi yan etkiler bildirilmiştir. Potasyum intoksikasyonuna bağlı belirti ve bulgular arasında, ekstremitelerde paresteziler, refleks kaybı, kas ya da solunum felci, mental konfüzyon, halsizlik, hipotansiyon, kalp aritmileri, kalp bloku, elektrokardiyografik anormallikler ve kalp durması görülebilir.
Potasyum eksikliği, nöromüsküler işlevin bozulması, barsak dilatasyonu ve ileus ile kendini gösterir.
Klorür iyonları fazla miktarlarda verildiğinde, bikarbonat iyonlarının kaybı sonucu asitleştirici bir etki oluştururlar.
Kilo başına saatte 0.5 g miktarında verilen dekstroz, glikozüriye neden olmaz.
Uygulama sırasında yan etki görüldüğünde infüzyon durdurulmalı, hastanın durumu değerlendirilmeli ve uygun tedavi önlemleri alınmalıdır.
BEKLENMEYEN BİR ETKİ GÖRÜLDÜĞÜNDE DOKTORUNUZA
BAŞVURUNUZ.
İlaç etkileşimleri:
Solüsyon bazı ilaçları vücuttan uzaklaştırabilir ve bu ilaçların dozunun ayarlanması gerekir. Periton diyalizinin etkili olabilmesi, peritondaki kan damarlarının dilatasyonu sayesinde mümkündür ve bu dilatasyon çeşitli ilaçlardan etkilenebilir.Diyaliz sıvısına katılacak ilaçlar, ilaç geçimsizliği yaratabilir. Bu uygulama sırasında asepsi kurallarına kesinlikle uyulmalıdır. Eklenen ilaçların solüsyonla tam olarak karışmasına dikkat edilmelidir. İçerisine ilaç eklenen solüsyonlar daha sonra kullanılmak üzere saklanmamalıdır.
Kullanım şekli ve dozu:
Kadeks 40 (% 5 Dekstroz, % 0.45 Sodyum Klorür, % 0.30 Potasyum Klorür Solüsyonu) intravenöz yoldan kullanılır.Doz, hastanın yaşına, ağırlığına, klinik ve laboratuvar durumuna bağlı olarak hekim tarafından düzenlenir. Sıvı uygulanımı, her hastanın idame ya da tedavi gereksinimleri uyarınca yapılır.
Serum potasyum düzeyi litrede 2.5 miliekivalandan yüksekse, saatte en fazla 10 miliekivalan hızında potasyum klorür verilebilir. Toplam 24 saatlik doz 200 miliekivalanı aşmamalıdır.
Dekstroz normal şahıslara saatte kilo başına 0.5 gram dozunda uygulandığında glikozüriye neden olmaz.
DOZ AŞIMI HALİNDE ALINACAK TEDBİRLER
Parenteral tedavi sırasında hastada sıvı ya da solütlere bağlı aşırı bir yüklenme görüldüğünde, hastanın durumu değerlendirilerek düzeltici tedavi önlemleri uygulanır.
Potasyumlu solüsyonların aşırı dozajında, infüzyona son verilerek serumdaki potasyumu azaltacak önlemler alınır.
Hiperpotasemi durumunda tedavi:
1- Her 20 gram dektroza 10 ünite kristalize insülin katılmış % 10 ya da % 25 oranındaki dekstrozun sudaki solüsyonundan saatte 300-500 ml uygulanır.
2-Hemodiyaliz veya periton diyalizi.
Potasyum içeren besin ve ilaçlar bırakılmalıdır.
Dijitalize hastalarda plazmadaki potasyum düzeyinin hızla düşürülmesi dijital toksisitesine yol açabilir.
Anahtar Kelimeler: Kadeks-40 500 Ml(setli) prospektüsü, neler için kullanılır, etkileri, Kadeks-40 500 Ml(setli) yan etkileri, Kadeks-40 500 Ml(setli) fiyatı, ilaç bilgileri