Optik Fizyoloji
OPTİK FİZYOLOJİ: Bilindiği gibi yoğunluğu birbirinden farklı olan saydam ortamlardan geçmekte olan ışık demetleri kırılırlar. Eğer saydam yüzeye dik olarak gelecek olurlarsa, kırılma olmaz. Bikonveks (iki yüzeyi de dış bükey) bir merceğe gelen paralel ışınlar .merceğin odağına doğru toplanırlar. Gözün lensinden (göz merceği) 6 metre uzakta olan cisimlerden gelen ışınlar paralel olarak kabul edilirler. Bu ışınlar gözün lensine uyum yapmaksızın, retina üzerine odaklaşırlar. 6 metreden daha yakında bulunan cisimlerden gelen ışınlarsa, gözün lensini geçtikten sonra birbirlerinden uzaklaşırlar. Göz, yakından gelen bu ışık dalgalarını retinaya düşürmek için uyum yapmak zorundadır. Uyum için gözün silier cismindeki kaslar kasılarak, silier cismin gözün lensi çevresinde yaptığı halka küçülür. Bu durumda silier cismin, lensin aşıcı bağlarıyla lense uyguladığı gerilim azalır ve bunun sonucu olarak da lensin her iki yüzeyindeki dış bükeylik artar. Dış bükeyliği artan lens, ışık dalgalarını daha çok kırıp retina üzerindeki bir noktaya odaklar.Göz uyum yapmaksızın paralel gelen ışınlan retinaya düşürüyorsa, böyle bir göze “Hipermetrop” göz denir.
Hipermetrop bir göz normaldan küçüktür. Bu durumda göz kendisine gelen paralel ışınlara uyum yapmayacak olursa, retinanın arkasına düşen bir noktada odaklayabilir. Retinaya odaklayabilmesi için uyum yapması gerekir. Miyop bir gözse normaldan büyüktür. Böyle bir göz kendisine gelen paralel ışınlara eğer uyum yapmayacak olursa, retinanın önündeki bir noktaya odaklar .Miyopi ve hipermetropide gözün uyum yeteneği yetersiz kaldığında, uygun mercekler kullanılarak ışınların retinaya odaklanması sağlanır.Normalde göz küreleri 25 yaşına kadar büyürler. Gözün saydam bölümlerinde herhangi bir bozukluk olmaksızın ortaya çıkan kırılma kusurlarına “Ametropi” denilmektedir. Hipermetrop!, miyopi ve prespiyopi sık rastlanan ametropi çeşitleridir. Anizometropi denilen durumda her iki gözdeki kırılma feusunrtirbiTİnden farklıdır..