DİET VE DUODENUM ÜLSERİ: Yakın bir geçmişe kadar gerek mide gerekse de duodenum ülserli hastalar çok sıkı ve sıkı olduğu kadar da sıkıcı bir diete alınırlardı. Hastaya uzun bir yasak besin maddeler listesi, buna karşılık da kısacık bir serbest besin maddeleri listesi verilirdi. Fakat günümüz tıbbı bu tür sıkı ve sıkıcı dietlerin, ülser tedavisinde hiç bir etkisi ve yararı olmadığı gerçeğini ortaya koymuş ve bunu benimsemiştir. Çok az sayıdaki bazı hastalarda gerçekten belli besin maddeleri ülseri alevlendirmektedir. Bu nedenle yalnız bu gibi hastalarda bu besin maddelerinin kısıtlanması yoluna gidilmelidir. Zaten hastalar bu besin maddeleriyle ülserleri arasındaki ilişkiyi bildiklerinden, kendiliklerinden bu maddeleri kullanmamaktadırlar. Hastaların baharatlı yemeklerden kaçınmalarında yarar vardır. Çay, kahve ve alkollü ya da kolalı içkilerden kaçınılmalıdır. Sözünü ettiğimiz bu içkiler midenin asit salgısını arttırırlar. Sigara kullanımının da kısıtlanması gerekmektedir. Çünkü nikotin, bikarbonat ve sudan zengin pankreas sıvısının salgılanmasını azaltmaktadır. Pankreas sıvısının bikarbonatı mideden duodenuma gelmiş olan asiditesi yüksek, sindirilmiş besin maddesi ve mide sıvısı karışımının asitliğini giderir (nötralize eder).
Duodenum ve/veya mide ülserli hastaların dietini şöyle özetleyebiliriz:
1) Hastalar her defasında az miktarda, fakat gün içinde sık yemek yemelidirler.
2) Alman besinlerin besleyici değeri yüksek olmalıdır.
3) Ülseri alevlendirdiği bilinen besin maddeleri varsa, bunlar kullanılmamalıdır.
4) Çay, kahve, alkol, kolalı içkilerden kaçınılmalıdır.
5) Baharatlı yemeklerden uzak durulmalıdır.