TOKSOPLAZMOZ

TOKSOPLAZMOZ

Bulaşıcı bir hastalık olan toksoplaz-moz erişkinlerde ateş, beyin-omuriHk il-tîhabı, deri döküntüleri, eklem ve kas ağrıları ile ortaya çıkar. Doğumsal tok-soplazmoz asalağın anneden dölüte geç­mesi sonucunda birçok organın etkilen­mesi biçiminde görülür. Gözde ve be­yinde oluşan lezyonlann dışında kalan­lar iyileşebilir, bazen göz ve beyinde or­taya çıkan bozukluklar haftalar ya da aylar sonra belirti verebilir.

NEDENLERİ

Toksoplazmoza yol açan etken Toxop-lasma göndü bilimsel adıyla tanınan Protozoa (protozoonlar) grubundan bir tekhücrelidir. Bu protozoon yalnız hücre içinde yaşayan bir asalaktır. Hemen he­men bütün doku hücrelerinde, ama Özel­likle kaslarda ve merkez sinir sistemin­de ürer. Asalağın dokularda oluşturduğu kistlerin sınırlan belirlidir ve esnek bir zarla çevrilidir. Asalaklar bunların için­de aylarca, yıllarca, hatta konağın bütün yaşamı boyunca canlı kalabilir.

NASIL BULAŞIR?

Toxoplasma gondii kedi ve öbür kedigil­lerde yaşayan bir asalaktır. Kedinin ba­ğırsak epitel hücrelerinde etkin evredeyken ürer ve dönüşüme uğrayarak ookist biçimini alır. Ookistler dışkıyla kedi ba­ğırsağından dışan atılır. Dış ortamın ısı ve nem koşullarına bağlı olarak 1-5 gün içinde olgunlaşır. Her bir ookist kendi içinde dört yeni asalak yavrusu oluştu­rur. Kedigillerden olmayan memelilerin ya da kuşların ookistleri yemesi duru­munda, asalak bunlann dokularında da çoğalarak bütün vücutlarına yayılır.

Hızlı üreme evresinden sonra, asa­laklar kistlerin içinde toplanır ve üreme hızlan yavaşlar. Özellikle hastalığın bu­laştığı hayvanların etleri çiğ ya da az pişmiş olarak yendiğinde, kistler insanın sindirim kanalına ulaşır ve burada patla­yıp dağılır. Serbest duruma gelen asa­laklar kısa bir süre bağırsak epitelinde kaldıktan sonra vücut dokularına yayıla­rak hücrelerde üremeye başlar. Hastalık gebelik sırasında bulaşırsa, asalak dölüte de geçerek dölütün özellikle beyin doku­sunda ve gözlerinde lezyonlara yol aça­bilir. Gözde en çok koryoretinit (damar-tabska ve ağtabaka iltihabı) ortaya çıkar.

GÖRÜLME SIKLIĞI

Toxoplasma gondii enfeksiyonu hayvan ve insanlarda çok yaygın olarak görül­mektedir. Ama görülme sıklığı çevresel, toplumsal ve ekonomik çok çeşitli ko­şullara bağlı olarak bölgeden bölgeye büyük ölçüde değişir. GelLr düzeyi yük­sek bölgelerde beslenen ev kedilerinin yoksul bölge kedileri Ölçüsünde birer asalak deposu olmamalannın nedeni, paketlenmiş sağlıklı mamalarla beslen­meleri ve yattıklan yerlerin her gün de­ğiştirilen temiz örtülerle kaplanmasıdır. Kediler toksoplazmozun en Önemli kay­nağını oluşturur. Ama kedilerin bulun­madığı ortamlarda da enfeksiyonun or­taya çıkabileceği unutulmamalıdır.

İstatistik verilere göre erişkin nüfu­sun yüzde 1 ‘i yılda en az bir kez hastalı­ğa yakalanma tehlikesi altındadır. Her 500-1.000 doğum olgusundan birinde toksoplazmoz görülmektedir. Gebelikte ortaya çıkan bu son derece yüksek en­feksiyon görülme oranına karşın hasta­lık önemli bir tehlike oluşturmaz. Çünkü bebeklerin yalnızca bir bölümü hastalık bulaşmış olarak dünyaya gelir. Bunların da yalnızca küçük bir bölümünde olu­şum bozukluklan görülür. ABD’de ge­beliğin başlamasından sonra Toxoplas-ma gondii bulaşmış 100 kadın üzerinde yapılan bir araştırmada, bu annelerden 60′ının ha&talıksız çocuk doğurduğu sap­tanmış, geriye kalan 40 annenin çocu­ğunda enfeksiyona rastlanırken, bunla­rın yalnız 10′unda birkaç lezyon belir­lenmiştir. Dölüt için en büyük tehlike, gebeliğin ilk ve ikinci Üç aylık dönemin­de bulaşmanın gerçekleşmesidir. Çok ender olmakla birlikte, kan ve organ nakliyle de hastalık bulaşabilmektedir.

BELİRTİLERİ

Erişkinlerde Toxoplasma gondii enfek­siyonu, olguların yaklaşık yüzde 80′mde belirtisiz seyreder ya da yalnızca hafif bir genel halsizlik durumuna ve boyun lenf bezlerinde büyümeye yol açar.

Toksoplazmozun 3 tipi vardır. Ender görülen akut tipinde hastalık kızartılı deri döküntüleri, ateş, genel durumun ileri derecede bozulması, nefes alma zorluğu, kalp ve beyin lezyonlan sonu­cunda ortaya çıkan bir dizi belirtiyle çok hızlı bir biçimde başlar. Bu durumdaki hastayı ölümden kurtarmak çoğu kez mümkün olamaz.

Subakut tipte en önemli belirti, ateş­le birlikte ortaya çıkan ya da tek başına görülen yaygın lenf bezi büyümesidir. Bu durum birkaç ay içinde iyileşir.

Kronik toksoplazmoz hastalığa bağı­şıklık gösteren kişilerde gözlenir. Bu ol­gularda zaman zaman etkinlik kazanan kistler bulunur. Asalakların açığa çık­ması durumunda vücut hemen iltihap yanıtını verir ve vücuda yayılan mikro­organizmaların hepsi yok olur.

Akut doğumsal toksoplazmozda be­beğin özellikle merkez sinir sisteminde şiddetli iltihaplanma, doku ölümü ve kireçlenme odaklan bulunur. Beyindeki çeşitli bozukluklara bağlı olarak kafa­nın aşırı derecede küçük (mikrosefali) ya da büyük (makrosefali) olması, be-yin-omurilik sıvısının beyin karıncıkla­rında birikmesi (hidrosefali), gözde da-martabaka ve ağtabaka iltihabı (koryo-retinit), ayrıca dalak büyümesi ve san­lık gibi belirtiler ortaya çıkabilir. Akut gelişen olgularda bebek genellikle ya­şamının ilk aymda yitirilir. Yaşayabi­len bebeklerde çoğunlukla ağır zekâ geriliği, psikomotor (zihinsel ya da ruhsal etkinliğe bağlı kas hareketi) bo­zukluklar, tam ya da kısmi körlük görü­lür. Subakut gelişen doğumsal toksop­lazmozda belirtiler doğumdan çok son­ra beyinde kireçlenme, gözde koryore-tinit ve psikomotor bozukluklar biçi­minde ortaya çıkabilir.

Tanı için, hastalığa^yakalanan kişi­lerdeki klinik belirtilere ek olarak, asa­lağa özgü antikorların alınan kan örne­ğinde araştırılıp belirlenmesi gerekir.

TEDAVİ

Toksoplazmozun tedavisinde en çok, ağız yoluyla alınan iki ilaç birlikte kul­lanılır. Bunlardan pirinıetamin ilk 1-3 gün içinde 75 mg, izleyen 4 hafta bo­yunca 25 mg verilir. Sulfadiyazin ise aynı sürede her altı saatte bir 1 gr olarak verilir.

Pirimetamin çok zehirli bir ilaçtır. Dolayısıyla tedaviyi birkaç kez yinelemek gerektiğinde, bir önceki tedavi ile yeni tedavi arasında birkaç haftanın geç­mesi zorunludur.

KORUNMA

Alınacak çok basit önlemlerle tok-soplazmozdan korunulabilir. Özellikle gebelik süresinde çiğ ya da az pişmiş et yenmemelidir. İkinci olarak, hastalığın yayılmasında en önemli konak olan ke­dilerle ilişkinin kesilmesi ve kedi pis­liklerinin her gün gömülmesi ya da ka­nalizasyona atılması çok yararlıdır. Oo-kistler ancak 1-5 günde yeni asalakları oluşturabilecek duruma gelir.

Gebe kalındıktan sonra toksoplaz­moz tanısı konmuşsa, dölüte yüzde 25 olasılıkla enfeksiyonun geçeceği ve al­tıda bir olasılıkla da doğacak bebekte belirgin oluşum bozuklukları görülebi­leceği konusunda anne adayım bilgilen­dirmek gerekir. Bu bilgilendirmenin, olası bir gebeliği sona erdirme işlemi­nin zamanında gerçekleştirilebilmesi açısından, gebeliğin 20. haftasından ön­ce yapılması zorunludur.