HAMİLELİK VE METABOLİZMA

HAMİLELİK VE METABOLİZMA: Hamilelik sırasında kadının vücut ağırlığı artar, tik üç ayda (1. trimestr) 1 kg , ikinci ve üçüncü trimestr-lerde ise 5′er kg ‘hk artışlar saptanır. Böylece genel bir ortalama olarak, hamilelik süresince kadınlar 11 kg ağırlaşırlar. Ancak bunun büyük bir bölümü dölüte, büyümüş rahime (Hipertrofi), amnion sıvısı ve plasentaya aittir. Normal olarak bir dölütün yaklaşık 3500 gr , plasentanın 900 , rahmin 1400 gr amnion sıvısının da 1000 gr olduğunu düşündüğümüzde, yaklaşık olarak 700 gr ‘hk bir ağırlığın hamileliğin sona erişiyle birlikte azalacağı görülür. Geriye yaklaşık 3000 gr ‘hk bir ağırlık kalır. Bu ağırlık hamilelik sırasında gelişen metabolizma değişiklikleri nedeniyle kadının vücuduna biriken protein, yağ,su ve artmış kan hacmine bağlıdır. Hamile kadının rahmi ve kanı protein bakımından zengindir. Hamilelik sırasında yaklaşık 500 gr kadar protein; kana hemoglobin ve plazma proteinleri, rahime kaslar, memelere ise süt kanallarının dokusu biçiminde eklenir. Hamilelik süresince vücuttaki ve özellikle kandaki yağ düzeyinde bir artış saptanır. Bu durum hamileliğin ikinci yarısında daha belirgindir. Hamileliğin şeker hastalığını ortaya çıkarıcı bir etkisi de vardır. Örneğin bazı kadınların, yalnız hamilelikleri süresince şeker hastalığına yakalandıkları gösterilmiştir. Plasentadan salgılanan “Human plasental laktogen” (HPL) adlı bir hormon, insülin hormonun etkilerine karşıt bir etkiye sahiptir. Bu özellik de hamilelik sırasında gelişen şeker hastalığının ya da benzeri durumun altında yatan neden olabilir. Öte yandan hamilelikte artmış olan östrojen, progesteron ve kortizol hormonu salgısı da şeker hastalığının gelişmesine yardım ediyor olabilir. Hamilelik sırasında idrarda glikoz (şeker] bulunabilir. Buna glikozuri denir ve böbrek glomerüllerindeki aşırı süzme yüküne bağlıdır. Bu duurm tamamen sağlıklı hamileliklerde bile görülebilir. ‘ Hamile kadınlarda ağırlık artışının önemli nedenlerinden biri de vücutta artmış olan suya bağlıdır. Doğuma yakın günlerde, yaklaşık 3.5 1 ‘lik bir sıvı dölüt, amnion sıvısı ve plasentanın yapısında bulunur. Yaklaşık 3 1 ‘lik su ise anne kanındaki hacim artışı biçimindedir. Diğer bir anlatımla, hamilelik sırasında anne vücudunda en az 6.5 litre kadar su fazladan birikir. Ancak doğumla birlikte bunun büyük bir bölümü aniden vücut dışına atılır. Vücuttaki suyun artışı, çocuğun ve büyümüş rahmin basıncıyla özellikle bacaklarda-ki toplardamarlarda kan basıncını yükseltir. Bu nedenle günün sonuna doğru bacaklarda şişme gelişir. Bunun önlenmesi için hamile kadının SIRTÜSTÜ DEĞİL HAFİF YAN YATARAK ÎSTÎ-RAHAT ETMESİ GEREKİR.