already Anlamı, Karşılığı

# A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P Q R S Ş T U Ü V W X Y Z

İngilizce - Türkçe

  • already
    z. 1. şimdiden, halen (Türkçede genellikle çevirisiz kalır.): You´re too late; he´s already gone. Geç kaldın; gitti. 2. Beklenenden daha erkeni göstermek için kullanılır: Has he finished already? Bu kadar erken mi bitirdi? 3. daha önce: As I´ve already seen it, there´s no need for me to come. Daha önce gördüğüme göre gelmeme gerek yok.