bone Anlamı, Karşılığı
İngilizce - Türkçe
-
bone 1i. 1. kemik. 2. kılçık. 3. balina (çubuk).
-
bone 2f. 1. kemiklerini/kılçıklarını ayıklamak. 2. k. dili çok çalışmak, hafızlamak, kuşlamak.
-
bone chinaiçine kemik külü katılarak yapılan porselen tabak.
-
bone for an examsınava hazırlanmak.
-
bone mealkemik tozu.
-
bone of contentionanlaşmazlık sebebi.
-
bone up on a subjectkısa zamanda bir konuyu çalışıp öğrenmek.
Türkçe - İngilizce
-
bone1. bonnet, lady´s hat. 2. bathing cap.