bundle Anlamı, Karşılığı

# A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P Q R S Ş T U Ü V W X Y Z

İngilizce - Türkçe

  • bundle
    i. 1. bohça. 2. yığın. f. toplamak, bohçalamak.
  • bundle s.o. off
    birini apar topar göndermek: As soon as his wife was certified insane, Berkant bundled her off to an asylum. Karısının deliliği resmen tasdik edilir edilmez Berkant onu apar topar tımarhaneye kapattı.
  • bundle up
    sıkı giyinmek, sarınıp sarmalanmak: It´s cold out; you´d better bundle up. Dışarısı soğuk; sıkı giyinsen iyi olur.