common Anlamı, Karşılığı
İngilizce - Türkçe
-
commons. 1. müşterek, ortak; beraber yapılan: common defense ortak savunma. common enemy ortak düşman. common grave ortak bir mezar. common prayer herkesin beraber okuduğu dua. 2. yaygın, sıkça rastlanan: a common sentiment yaygın bir his. 3. adi, bayağı, basit: There was something common about her. Onda bir adilik vardı.
-
common fractionmat. adi kesir, bayağı kesir.
-
common groundortak bir zevk, görüş, tutku v.b.: There´s no common ground between them. Onların hiçbir ortak yanı yok.
-
common knowledgebilinen gerçek.
-
common lawörf ve âdete dayanan hukuk. common-law marriage resmi nikâhsız beraber yaşama.
-
common lawörf ve âdet hukuku.
-
common mansıradan insan, sokaktaki adam.
-
Common MarketOrtak Pazar.
-
common noundilb. cins adı, cins ismi.
-
common nouncins isim.
-
common propertyortak mal.
-
common sensesağduyu.
-
common sensesağduyu, aklıselim.
-
common stockadi hisse senetleri.
-
common touchsempatiklik.