devote Anlamı, Karşılığı
İngilizce - Türkçe
-
devotef. to -e adamak, -e vakfetmek; -e ayırmak, -e hasretmek: He has devoted himself to serving the poor. Kendini yoksulların hizmetine adadı. He devotes an hour each day to walking in the park. Her gün parkta yürümeye bir saat ayırıyor.