dilenci Anlamı, Karşılığı

# A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P Q R S Ş T U Ü V W X Y Z

Türkçe - İngilizce

  • dilenci
    1. beggar. 2. importunate beggar. -- çanağı gibi full of odds and ends. -- değneğine dönmek to become very thin. --ye hıyar vermişler de, eğri diye beğenmemiş. colloq. He demands a lot but is grateful for nothing. -- vapuru colloq. steamer that calls at every dock.