dress Anlamı, Karşılığı
İngilizce - Türkçe
- 
					dressf. 1. giydirmek; giyinmek. 2. düzenlemek, süslemek. 3. ask. bir hizaya getirmek. 4. (yaraya) pansuman yapmak. 5. (saça) şekil vermek. 6. (deriyi) sepilemek, tabaklamak. 7. (tavuk, balık v.b.´ni) temizlemek. i. 1. kadın elbisesi. 2. elbise, giysi. 3. giyim, kılık kıyafet, üst baş.
 - 
					dress downk. dili azarlamak, haşlamak.
 - 
					dress rehearsaltiy. kostümlü prova.
 - 
					dress upgiyinip süslenmek.