float Anlamı, Karşılığı

# A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P Q R S Ş T U Ü V W X Y Z

İngilizce - Türkçe

  • float
    i. 1. olta mantarı. 2. şamandıra, flotör. 3. duba. f. 1. su yüzünde/havada yüzmek/gitmek. 2. (gemiyi) yüzdürmek. 3. (bir şeyin) su yüzünde yüzerek bir yere gitmesini sağlamak; su yüzünde götürmek; yüzdürmek. 4. hisseleri satarak (bir şirket) kurmak. 5. (döviz kurunu) dalgalanmaya bırakmak. 6. boş verip her şeyi oluruna bırakmak.