hit Anlamı, Karşılığı
İngilizce - Türkçe
-
hitf. (hit, --ting) 1. vurmak, çarpmak. 2. isabet ettirmek; isabet etmek. i. 1. vuruş, vurma, darbe. 2. isabet. 3. başarı. 4. yerinde söz.
-
hit below the belt1. boks kemerden aşağı usulsüz olarak vurmak. 2. mec. (birine) kahpelik etmek.
-
hit below the belthaksızlık etmek, kalleşlik etmek.
-
hit it offanlaşmak, uyuşmak.
-
hit mank. dili kiralık katil.
-
hit one´s stridek. dili en yüksek hıza/dereceye ulaşmak.
-
hit pay dirtk. dili (bir şeyi arayan biri) aradığını bulmak/kendisini çok umutlandıran bir şey bulmak.
-
hit the booksk. dili ineklemek.
-
hit the bottleargo şişeyi devirmek.
-
hit the ceilingargo tepesi atmak.
-
hit the deckargo 1. yataktan kalkmak. 2. iki/bir seksen uzanmak.
-
hit the high spotsk. dili 1. ancak en önemli noktalara değinmek. 2. ancak en önemli şeyleri görmek.
-
hit the jackpotumulmadık bir anda başarı kazanmak, turnayı gözünden vurmak.
-
hit the jackpotk. dili turnayı gözünden vurmak; büyük bir başarı kazanmak.
-
hit the mark1. hedefi vurmak. 2. tahmini doğru olmak.
-
hit the nail on the head1. taşı gediğine koymak. 2. tam bilmek. 3. tam isabet kaydetmek.
-
hit the roofk. dili küplere binmek, tepesi atmak.
-
hit the sackargo yatmak.
-
hit the sack/sack outk. dili yatmak.
-
hit the spotk. dili (yiyecek/içecek) çok makbule geçmek.
-
hit the trailk. dili yola koyulmak.
-
hit uponrasgele bulmak.