indulge Anlamı, Karşılığı

# A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P Q R S Ş T U Ü V W X Y Z

İngilizce - Türkçe

  • indulge
    f. 1. (sakınılması gereken bir şeye) teslim olmak: She indulged her desire for candy. Şeker yeme arzusuna yenildi. 2. in kendine bir şey yapma izni vermek: I haven´t indulged in a cigarette for a week. Bir haftadır sigaradan uzak duruyorum. 3. (arzu, rica v.b.´ni) yerine getirmek. 4. -e yüz vermek: Don´t indulge that naughty child. O yaramaz çocuğa yüz verme. 5. k. dili içki içmek.