knot Anlamı, Karşılığı

# A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P Q R S Ş T U Ü V W X Y Z

İngilizce - Türkçe

  • knot
    i. 1. düğüm. 2. güçlük, zorluk. 3. rabıta, bağ. 4. küme. 5. budak, boğum. 6. den. deniz mili: twenty knots saatte yirmi mil. f. (--ted, --ting) 1. düğümlemek, düğümle bağlamak. 2. düğüm atmak, düğümlemek. 3. düğümlenmek, düğüm olmak. 4. karmakarışık etmek. 5. budaklanmak. 6. (kaslar) boğum boğum olmak.