komşu Anlamı, Karşılığı
Türkçe - İngilizce
-
komşu1. neighbor. 2. neighboring, adjacent. -- açılar geom. adjacent angles. -- kapısına çevirmek /ı/ to act as if (a far-off place) were nearby. -- komşunun külüne/tütününe muhtaçtır. proverb Even in the smallest of matters one neighbor can help another. -- olmak to become neighbors. --da pişer, bize de düşer. colloq. Maybe we´ll benefit from our neighbor´s good fortune. --nun tavuğu komşuya kaz görünür. proverb The grass is always greener on the other side of the fence.