permanent Anlamı, Karşılığı
İngilizce - Türkçe
-
permanents. kalıcı, daimi; sürekli, devamlı: permanent scar kalıcı iz. permanent solution kalıcı çözüm. permanent chairman daimi başkan. permanent job sürekli iş. She seems to have a permanent smile on her face. Sanki yüzündeki tebessüm hiç eksilmiyor. i. perma, permanant.
-
permanent pressütü istemez.
-
permanent waveperma, permanant.