power Anlamı, Karşılığı

# A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P Q R S Ş T U Ü V W X Y Z

İngilizce - Türkçe

  • power
    i. 1. güç, kuvvet: air power hava kuvveti. nuclear power nükleer güç. physical power fiziksel güç. 2. yetenek: the power to learn öğrenme yeteneği. 3. etki: The medicine has lost its power. İlaç etkisini kaybetti. 4. nüfuz: His power in political circles is limited. Siyasi çevrelerdeki nüfuzu sınırlı. 5. yetki: the power to hire and fire işe alma ve işten çıkarma yetkisi. 6. mat. üs, üst, güç, kuvvet: Raise it to the tenth power. Onu onuncu kuvvete yükselt.
  • power cut
    (planlı) elektrik kesintisi.
  • power failure
    (arıza nedeniyle) elektrik kesintisi.
  • power of attorney
    vekâlet, temsil yetkisi.
  • power of attorney
    vekâletname.
  • power of life and death
    idam etme veya af yetkisi.
  • power plant
    elektrik santralı.
  • power politics
    kuvvet politikası.
  • power station
    İng. elektrik santralı.
  • power struggle
    pol. iktidar mücadelesi.