prejudice Anlamı, Karşılığı
İngilizce - Türkçe
-
prejudicei. 1. önyargı. 2. kayırma, taraf tutma, tarafgirlik. 3. zarar, ziyan. f. 1. haksız hüküm verdirmek. 2. zarara uğratmak.
-
prejudice s.o. againstbirini -in aleyhine çevirmek, birine -e karşı olumsuz fikirler aşılamak.
-
prejudice s.o. in favor ofbirini -in lehine çevirmek, birine -in lehine olumlu fikirler aşılamak.
-
prejudice s.o.´s chancesbirinin şansını azaltmak.