prove Anlamı, Karşılığı

# A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P Q R S Ş T U Ü V W X Y Z

İngilizce - Türkçe

  • prove
    f. (--d, --d/--n) 1. ispatlamak, kanıtlamak, tanıtlamak. 2. denemek, sınamak. 3. sonunda ... çıkmak: The news proved false. Haber asılsız çıktı. This car has proved to be more reliable than I had expected. Bu araba umduğumdan daha sağlam çıktı. Events proved otherwise. Olaylar durumun öyle olmadığını gösterdi.