pulse Anlamı, Karşılığı

# A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P Q R S Ş T U Ü V W X Y Z

İngilizce - Türkçe

  • pulse
    i. 1. nabız, nabız atışı. 2. genel eğilim. f. 1. (kan) kalp atışlarıyla ahenkli bir şekilde (damarlarda) dolaşmak. 2. (su) gürül gürül akmak. 3. with ile dolup taşmak, ile dopdolu olmak: It was a place that pulsed with life. Orası cıvıl cıvıl bir yerdi.