receive Anlamı, Karşılığı
İngilizce - Türkçe
-
receivef. 1. almak: He received the report on time. Raporu zamanında aldı. 2. kabul etmek: He is not receiving visitors today. Bugün ziyaretçi kabul etmiyor. 3. anlamak, kavramak. 4. taşımak, kaldırmak: This table will not receive that heavy a load. Bu masa o kadar ağır bir yükü kaldıramaz. 5. (kötü bir şeye) uğramak: The film received much criticism. Film çok eleştiriye uğradı. He received a punishment. Ceza yedi. 6. (iyi bir şey) görmek: The book received much attention. Kitap çok ilgi gördü.