show Anlamı, Karşılığı

# A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P Q R S Ş T U Ü V W X Y Z

İngilizce - Türkçe

  • show
    f. (--ed, --n) 1. göstermek. 2. görünmek, gözükmek. i. 1. radyo, TV program, izlence. 2. şov, revü. 3. sergi. 4. gösteri: air show uçuş gösterisi. 5. müsamere. 6. gösteriş, sahte davranış. 7. k. dili iş; kuruluş: Who´s running this show? Burasını kim yönetiyor?
  • show business/biz
    oyunculuk; artistlik.
  • show dirt
    kir tutmak.
  • show disrespect for
    -e saygısızlıkta bulunmak.
  • Show me the hows and the whys of it.
    Bana işin nedenlerini anlatın.
  • show of strength
    kuvvet gösterisi.
  • show off
    gösteriş yapmak.
  • show off
    1. gösteriş yapmak, fiyaka satmak, caka satmak. 2. gururla göstermek.
  • show one´s face
    kendini göstermek.
  • show one´s face
    gözükmek, görünmek.
  • show one´s hand
    niyetini açığa vurmak.
  • show one´s hand
    niyetini açıklamak.
  • show one´s teeth
    diş göstermek.
  • show one´s true colors
    asıl karakterini açığa vurmak.
  • show promise
    (biri) gelecek için bir şeyler vadetmek/gelecek için bir umut olmak.
  • show s.o. around
    birini gezdirmek, birine rehberlik etmek.
  • show s.o. in
    birini içeri almak, birini buyur etmek, birini içeriye buyur etmek.
  • show s.o. out
    birini kapıya kadar uğurlamak.
  • show s.o. the door
    birini kovmak, birine kapıyı göstermek.
  • show s.o. the door
    birine kapıyı göstermek, birini kapı dışarı etmek.
  • show s.o. the way to do s.t.
    birine bir şeyin nasıl yapıldığını göstermek.
  • show s.o. up
    1. birinin foyasını ortaya çıkarmak. 2. birini utandırmak.
  • show s.t. up
    bir şeyi açıkça göstermek.
  • show signs of
    (birinde) (belirli bir şeyin) belirtileri gözükmek.
  • show up
    k. dili 1. gelmek. 2. çıkagelmek.