shut Anlamı, Karşılığı

# A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P Q R S Ş T U Ü V W X Y Z

İngilizce - Türkçe

  • shut
    f. (shut, --ting) kapatmak, kapamak; kapanmak: The door won´t shut. Kapı kapanmıyor. The schools have been shut for a month. Okullar bir aydır kapalı.
  • shut down
    (fabrika, işyeri v.b.´ni) kapatmak.
  • shut down
    kapatmak; kapanmak.
  • shut o.s. (up/away) in
    (bir yere) kapanmak.
  • shut off
    1. (ışık, gaz, makine v.b.´ni) kapatmak, kapamak; (ışık, makine v.b.) kapanmak. 2. from -den uzak tutmak; -den ayırmak; -den yoksun bırakmak.
  • shut one´s ears to
    -e kulaklarını tıkamak.
  • shut one´s eyes to
    -e göz yummak, -i görmezlikten gelmek.
  • shut out
    kapatmak; kesmek, girmesini engellemek: The trees shut out the sun. Ağaçlar güneşi kapattı.
  • shut s.o. up
    k. dili birini susturmak, birinin çenesini kapatmak.
  • shut s.o. up in
    birini (bir yere) kapatmak.
  • shut s.t. in/on
    bir şeyi (bir yere) sıkıştırmak: She shut the door on her finger. Parmağını kapıya sıkıştırdı.
  • shut up
    1. k. dili susmak. 2. (bir yeri) kapatmak.
  • Shut your trap!
    k. dili Kapat çeneni!/Kıs gaganı!