squirt Anlamı, Karşılığı

# A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P Q R S Ş T U Ü V W X Y Z

İngilizce - Türkçe

  • squirt
    f. fışkırtmak; fışkırmak. i. 1. fışkırtılan sıvı: He sent a squirt of tobacco juice all the way across the room. Tütünlü tükürüğünü odanın ta öte tarafına püskürttü. 2. k. dili küçük çocuk, küçük.
  • squirt gun
    su tabancası.