strengthen Anlamı, Karşılığı

# A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P Q R S Ş T U Ü V W X Y Z

İngilizce - Türkçe

  • strengthen
    f. kuvvetlendirmek, güçlendirmek; sağlamlaştırmak; takviye etmek; pekiştirmek, artırmak; kuvvetlenmek, kuvvet bulmak: It will strengthen him. Onu kuvvetlendirir. It only strengthened their resistance. Sadece onların direnişini pekiştirdi.
  • strengthen s.o.´s hand
    birinin eline koz vermek.