they Anlamı, Karşılığı

# A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P Q R S Ş T U Ü V W X Y Z

İngilizce - Türkçe

  • they
    zam. onlar: So they´re saying “If only she were here!” Demek “Keşke burada olsaydı,” diyorlar.
  • They treated me to a movie.
    Beni sinemaya götürdüler.
  • They both talk so much you can´t get a word in edgewise.
    k. dili Her ikisi o kadar çok konuşuyor ki senin konuşmana hiç fırsat kalmıyor.
  • They differ in kind.
    Çeşitleri ayrı.
  • They left him to sink or swim.
    Onu kendi kaderine terkettiler.
  • They won´t come on time; you mark my words.
    Vaktinde gelmezler, gör bak!