undergo
f. (un.der.went, --ne) 1. geçirmek; görmek; -e uğramak: He underwent surgery last year. Geçen yıl ameliyat geçirdi. This building´s now undergoing repair. Bu bina şimdi tamirat görüyor. It must be bottled before it´s undergone fermentation. Fermantasyona uğramadan önce şişelenmesi gerek. Right now he´s undergoing a physical examination. Şu anda doktor muayenesinden geçiyor. 2. (sıkıntı) çekmek; (katlanılması zor bir şeye) maruz kalmak: She´s undergone a lot of suffering. Çok sıkıntı çekti.