uneven Anlamı, Karşılığı
İngilizce - Türkçe
-
unevens. 1. düz olmayan, inişli yokuşlu, engebeli; pürüzlü: uneven ground düz olmayan toprak. steep and uneven piece of land engebeli arazi parçası. uneven surface pürüzlü yüzey. 2. eşit olmayan: The legs of the chair are uneven. Sandalyenin ayakları eşit değil. 3. tek: uneven number tek sayı. 4. düzensiz; istikrarsız.