veil Anlamı, Karşılığı

# A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P Q R S Ş T U Ü V W X Y Z

İngilizce - Türkçe

  • veil
    i. 1. peçe; yaşmak: She raised her veil. Peçesini açtı. 2. örtü, perde: a veil of dust toz perdesi. behind a veil of secrecy bir gizlilik perdesi ardında. 3. maske: He pursues his self-interests behind a veil of charity. Hayırseverlik maskesi altında kendi çıkarlarını kolluyor. f. 1. peçe ile örtmek. 2. gizlemek, saklamak, maskelemek.