very Anlamı, Karşılığı
İngilizce - Türkçe
-
veryz. 1. çok, pek, gayet: very good çok iyi. very warm pek sıcak. He speaks English very well. İngilizceyi gayet iyi konuşuyor. 2. tam: You just said the very opposite. Demin bunun tam tersini söyledin. We have the very same table. Bizde o masanın aynı var. He used the very same words as you. Senin kullandığın kelimelerin aynını kullandı. 3. en: Give me the very best! Bana en iyisini ver! I did my very best. Elimden gelen her şeyi yaptım. s. Nitelediği sözcüğü vurgulamak için kullanılır: That´s the very thing I´m looking for. Tam aradığım şey o. He lives in the very center of the town. Şehrin tam göbeğinde oturuyor. At that very moment she was preparing to leave. Tam o anda gitmeye hazırlanıyordu. That day he sat in this very chair! O gün işte bu sandalyede oturdu! The very idea of it thrilled them. Düşüncesi bile yüreklerini hoplatıyordu.
-
Very good, sir!Tamam, efendim.
-
Very good!İng. Tamam!
-
very image of/spitting image oftıpkısı, benzeri, aynı, hık demiş burnundan düşmüş.
-
very lateçok geç.
-
Very truly yours,Saygılarımla,/Hürmetlerimle, (İş mektubunun sonunda imzadan hemen önce yazılır.).