whirl Anlamı, Karşılığı

# A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P Q R S Ş T U Ü V W X Y Z

İngilizce - Türkçe

  • whirl
    f. 1. fırıl fırıl dönmek, hızla dönmek; fırıl fırıl döndürmek, hızla döndürmek. 2. (about/around) dönüvermek: She whirled around and gave me a slap on the face. Birden dönüp yüzüme bir tokat attı. 3. büyük bir hızla geçmek; vızır vızır geçmek. i. 1. fırıl fırıl dönme, hızlı dönüş; fırıl fırıl döndürme, hızlı döndürüş. 2. küçük çevrinti: Trout can be found near the whirls in the stream. Alabalık, çaydaki küçük çevrintilerin yakınında bulunabilir. 3. koşuşturma. 4. heyecan. 5. hızlı geçiş; vızır vızır geçiş.
  • whirl s.o. away/off
    birini hızla götürmek; birini kapıp hızla götürmek.